24 Eylül 2009 Perşembe

VARROA MÜCADELESİ VE ÇEŞİTLERİ.



bazı arkadaşlarımız perizinin nasıl uygulandıgını sordular, bende filim çekmiştim.

Bu arada şunlarıda belirteyim. Varroa tüm kimyasal ilaçlara direnç geliştiriyor. Bunlar nelerdir etteken maddesi amitraz içerikli ve duman olarak körükte yakılan ilaçlar.

Bir başka etken madde olarak varrovaya karşı çok kullanılan fulimetril içerikli şeritler ve bulgar kazıgı da denilen ilaçlar.

Perizinde bir kimyasal ilaçtır. Perizine bir çok ülkede varroa direnç geliştirmiştir.

Bizim için en uygunu şu an organik asidlerdir. Varroa bu organik asitlere direnç geliştiremiyor.

Formik asit biraz bizim kovanlarımızın girişi nedeniyle sakıncalı olsada ilerde bizim vazgeçilmez mücedele yöntemlerimizin artık başında gelecek.

En sorunsuz uygulayabilecegimiz organik asitlerden birisi ise oksalik asidtir. Bu asitte kışın arı salkımdayken yapılır ve en etkili zamanda yavrunun olmadıgı veya çok az oldugu kış aylarında yapılan mücadeledir.

Organik asitlerin en iyi uygulandığı yer ise Almanyadır. Almanya'da bu uygulamalar üniversite destekli yapılmaktadır. Organik asitlerin günlül buharlaşacagı miktarklar hesaplanmış ve nasıl uygulanacagı yıllarca gene ünüversitelerde denenmiştir. Bir şeyi yaparken örnek alınacak yerde bir şeyin çok uygulandıgı ve yıllardır kullanıldıgı yerler örnek alınmalıdır. Bizde ise pedlerin içine enjekte edilen hende %65 formik asitlerle bazı arıcılarımız kendisini avuturlar. Bizim için en büyük örnek ise Mehmet Yüksel. Kendisi bilim adamlarımızdan daha iyi konuyu uygulamalı olarak defalarca anlatmasına rağmen onu takip edenler inatlarından olsa gerek hala başka şeliller bularak, fantazi aramaya devam ediyorlar.

http://mehmetyuksel1.blogspot.com/2009/09/varroa-konzepti-ve-formik-asitin-bir.html

Bu uygulamaları almanlar ünüversite destekli yapıyorlar. İçimizden biriside orada arıcı ve bu uygulamaları bize arıcı diliyle tercüme etmektedir. Bizim bilim adamlarımız bazı şeyleri tercüme etsede arıcılıktan anlamadıkları için bir çok konuda yetersiz kalıyorlar. Bu uygulamaları bir bilim adamı anlatsaydı kimse itiraz edemezdi, bizlerde bilgi beleş ya, diplomamızda yok, ondan olsa gerekki kıymeti olmuyor.

Laksit asitte zararsızca uygulanabilir organik asitlerdendir, bu asidin diger adı ise süt asididir.


Siz bu haberi izlediğinizde ben Gebze de olmayacagım. Bu haberleri önceden hazırlayıp ilerki tarihlerde yayınlansın diye kayıt etmiştim.

11 Eylül 2009 Cuma

ORMANDAN SON DURUM 10/09/2009

Bu resim ve filim dün akşam üzeri ormandaki arılarımızn kontrölünde çekildi. Ormana geçte olsa yagmur düşmüş. Bir kaç yeri kazdım yagan yağmur dört parmak işlemiş. Bundan sonrası yagış ihtiyacı olmasada havaların ısınmasına ihtiyaç var. Biraz şipariş gibi oldu ama neden olmasın. Yukardaki arının net olmasada ayagında polen vardı. Birde geç vakitte gittik, arı çalışsada uyuşuktu havada bayagı serin.
Vaktimizde dardı çok az zaman ayırabildim, güneş açısıda resimlerin rengini degişik gösterdi.

6 Eylül 2009 Pazar

AĞUSTOSTAN SONRA ÇIKAN OĞULDAN...::))

Bazıları Trakya'lara tuzaklar kurup oğul yakalamaya çalışıtı. Bu ne biçim iş Mustafa hocanın arıları bir dolaşayım dedim , gözüme birden çam agacındaki oğul dolaştı. Oğulu iki sefer filimledim, sonrada dalı yerinden zorda olsa keseyim dedim, olamadı, entel adamın hediye ettiği çakı minicik dalı kesmediki.
Filimledikten sonra dalı koparmak bayagı bir zor oldu hatta oğul dagılıp tekrar aynı dala sarıldılar::)))
Sonra kendi resimimi çektim oğulla en güzeli zannedersem yukardakiydi onu seçtim.

Sonrasında oğulun benim arılıga taşınması gerekiyordu. Hatta geçenlerde Mehmet Yüksel bir oğul yakaladıgında yanımda kovan yoktu demişti. Bende yorum atmıştım, oğul buldunmu kovana gerek yok diye, çuval varsa işlem tamamdır::))

Hemen çuvalladık gitti işte::)))

Oğulu yani.

Oğul büyük oldugunda çuvalı önceden dallarla beslemeniz lazımki kabarık dursun. Çuvalın agzını bağladıgınızda bile büyük boşluk oluşur.